JCR Türkiye’nin kredi notunu iki kademe birden artırarak BB’den
BBB-‘ye yükselttiğini açıkladı. Türkiye böylelikle üçüncü "yatırım
yapılabilir" notunu almış oldu.
Kurumdan yapılan açıklamada, "Türkiye, oldukça olumsuz uluslararası
ortamın getirdiği zorluklarla başarılı şekilde başa çıktı. Finansal
sistemde kayda değer kırılganlık yok. Türkiye'nin finans sisteminin
gücü, pozitif bir faktör olarak değerlerdiriliyor” ifadelerine yer
verildi.
Türkiye'nin 2012 yılında net ihracatını artırdığını ve işsizlik
oranını düşürdüğünü belirten JCR, bu durumun Türkiye'nin güçlenen büyüme
potansiyeline işaret ettiğini vurguladı.
JCR, Türkiye'nin uluslararası alanda varlığının da Avrupa, Asya ve
Ortadoğu bölgesi için kültürel ve jeopolitik önemine bağlı olarak
arttığını ifade etti.
JCR, enflasyon, cari işlemler açığı ve zayıf döviz rezervlerinin
endişe yaratmaya devam ettiğini, Türkiye'nin tasarruf oranını artırma ve
ithal enerjiye bağımlılığını azaltma konusunda önünde gitmesi gereken
uzun bir yol olduğunu da vurguladı.
Bu Blogda Ara
28 Mayıs 2013 Salı
27 Mayıs 2013 Pazartesi
Moody'sTürkiye'nin notunu Ba1'den Baa3'e yükseltti, görünüm "durağan"
Moody's Investors Service, Türkiye'nin devlet tahvili notunu bir kademe artırarak yatırım yapılabilir seviyeye yükseltti.
Moody'sTürkiye'nin devlet tahvili notunu Ba1'den Baa3'e yükseltti ve görünümü 'durağan' olarak belirledi.
Moody's kredi notunun artırılmasında ana etkenler olarak önemli ekonomik ölçümlerde ve kamu finansmanı ölçümlerinde son dönemde sağlanan ve gelecekte olması beklenen iyileşmeleri, yapısal ve kurumsal reformlarda ilerlemenin uluslararası sermaye akışlarından kaynaklı şoklara mevcut krılganlıkları zaman içinde azaltacağı beklentisini gösterdi.
Moody's kredi notunun artırılmasında ana etkenler olarak önemli ekonomik ölçümlerde ve kamu finansmanı ölçümlerinde son dönemde sağlanan ve gelecekte olması beklenen iyileşmeleri, yapısal ve kurumsal reformlarda ilerlemenin uluslararası sermaye akışlarından kaynaklı şoklara mevcut krılganlıkları zaman içinde azaltacağı beklentisini gösterdi.
Yurtdışı Piyasalar - Bölgesel Değerlendirmeler

Euro
Bölgesi’nde ülke bütçelerinde gözlemlenen iyileşme ve sıkı kredi koşulları
büyüme üzerine olumsuz etki ederken; ABD için ise ekonomik koşullar büyümeyi
destekliyor. Gelişmekte olan ülkeler için durum daha olumlu. Asya, Latin
Amerika ve Afrika ülkelerinin 2013 yılında daha güçlü bir büyüme performansı
göstermesi bekleniyor. Ancak, Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkeleri büyüme
oranının 2012’nin altında kalması bekleniyor.
Gelişmiş
Avrupa Ekonomilerinde
ekonomik aktivitedeki zayıflık devam ediyor. Enflasyon baskısı bölge için
giderek ılımlı bir görünüme kavuşuyor. Eğer Avrupa’daki politika yapıcılar
kapsayıcı bir bankacılık birliği oluşturabilir ve yapısal reformlar büyümeyi
olumlu etkileyecek nitelikte olursa bölgedeki büyüme oranları çevre ülkelerden
gelecek katkıyla iyileşir.
Gelişmekte
olan Avrupa ülkeleri
Euro bölgesine göre daha ılımlı bir tablo çiziyor. 2013 büyüme rakamının ılımlı
olmasına, finansal piyasadaki iyileşme sinyalleri ve finansal koşullarındaki
gevşeme neden oluyor. Ancak, Euro bölgesinin karşı karşıya olduğu uzun süreli
durgunluk bölge için aşağı yönlü risk olarak dikkat çekiyor. Gelişmekte olan
Avrupa’nın öncelikli ihracat pazarının Euro bölgesi olması bu riski önemli
kılıyor.
IMF Küresel Ekonomik Görünüm Raporu
IMF
geçtiğimiz hafta Nisan ayı “Dünya Ekonomik Görünüm”, “Küresel Finansal
İstikrar” ve “Mali Monitör” raporlarını yayımladı. Bu raporlardaki ana
mesajları aşağıda görebilirsiniz.
Gelişmiş ülkelerde büyüme inişli çıkışlı kalmaya devam edecek…
Küresel
ekonomik görünüm tekrar iyileşse de gelişmiş ülkelerde ekonomik toparlanmaya
ulaşma süreci inişli çıkışlı kalmaya devam edecek. Gelişmiş ülkelerde aktivitenin 2013’ün ikinci yarısında kademeli bir şekilde toparlanması bekleniyor. Özel sektör talebi ABD’de sağlam görünürken; Euro Bölgesi’nde hala oldukça zayıf. Gelişmekte olan ülkelerde ise aktivite şimdiden hız kazandı.
19 Mart 2013 Salı
Kredi Oranları Düşmeye Devam Eder mi?
Ortalama Kredi Faizleri, 2012 yılı boyunca düşmeye devam etti.
2012 Ağustos ayında yazdığım "Mevduat Faizleri Düştü Sıra Kredilerde" başlıklı yazımda, kredi oranlarındaki düşüşün devam edeceği, kredi kullanmak isteyenlerin Kasım-Aralık ayımı beklemesi gerektiği tavsiyesinde bulunmuştum. Aşağıdaki grafiğe baktığımızda öngörümüzün gerçekleştiği rahatlıkla görülmekte.
Mart 2013 itibariyle bile kredi oranlarındaki düşüş devam ediyor. 2013 için öngörüde bulunmak şimdilik zor ancak genel beklentim; faiz oranlarının yılın son çeyreğinde artmaya başlayacağı yönünde. Bakalım önümüzdeki günler bize neler gösterecek.

21 Şubat 2013 Perşembe
Otomotiv Sektöründe Son Durum
Ağustos ayında
yazdığım “Otomotiv Sektöründe Durgunluk Sinyalleri” başlıklı yazımda, 2012 6.ay itibariyle sektörde işlerin iyi gitmediğini, talep artışının tekrar
sağlanabilmesi adına önümüzdeki dönemde Merkez bankası tarafından faiz
indirimine gidilmesi gerekliliği üzerine değerlendirmelerde bulunmuştum.
İkinci yarıyılda,
Merkez Bankası’nın faizlerde indirime gitmesiyle, bankalar da kredi faizlerini aşağıya
çekmiş oldu. Sonuç olarak kredi faizlerdeki indirimler, otomotiv sektöründe
işlerin tekrar rayına oturmasında etkili olmaktadır. Aralık verileri de bunu
teyit eder niteliktedir.
14 Şubat 2013 Perşembe
Enflasyon Raporu 2013 - I açıklandı !
Enflasyon Raporu 2013 - I açıklandı. 138 sayfalık raporun 28 maddeden oluşan Türkiye özeti ve 10 maddeden oluşan uluslararası konjonktür özetini aşağıdaki bulabilirsiniz.
TÜRKİYE
1. TÜİK tarafından açıklanan milli gelir verilerine göre
GSYİH, 2012 yılının üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde
1,6 oranında artış kaydetmiştir.
3. Enflasyon 2012 yılının son çeyreğinde tahminlerin de ötesinde bir düşüş göstererek yıl sonu itibarıyla yüzde 6,2 düzeyinde gerçekleşmiştir.
4. Enflasyon tahminleri üretilirken, kredilerin yüzde 15 civarında büyüyeceği ve reel efektif döviz kurunda önemli bir değişim gözlenmeyeceği varsayılmıştır. Bu çerçevede enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla, 2013 yılı sonunda yüzde 5,3, 2014 yılı sonunda ise yüzde 4,9 düzeyinde gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Enflasyonun orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağı öngörülmektedir.
5. Ekim Enflasyon Raporu’nda 107 ABD doları olarak belirlenen 2013 yılı ortalama petrol fiyatı varsayımı, vadeli fiyatlarla uyumlu şekilde oldukça sınırlı oranda yukarı yönlü güncellenerek 108 ABD dolarına yükseltilmiştir.
6. Küresel ölçekte parasal genişlemenin sürmesi, risk iştahındaki artışla birleşince gelişmekte olan ülkelere yönelik portföy akımlarının hızlanmasına neden olmuştur. Türkiye’de de sermaye girişlerinde hızlanma gözlenmiş, özellikle Kasım ayı ortasından bu yana hisse senedi piyasasına yabancı girişlerinde artış yaşanmıştır.
7. Küresel ekonomik belirsizliklerin azalmakla birlikte devam etmesi toparlanmayı sınırlayabilecek bir unsur olarak önemini korumaktadır.
Etiketler:
beklentiler,
büyüme,
enflasyon,
enflasyon raporu,
euro bölgesi,
faiz,
piyasa,
risk
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Ekonomik Takvim
Canlı Ekonomik Takvim Investing.com Türkiye tarafından sağlanmaktadır, lider finans portalı.