Bu Blogda Ara
25 Nisan 2017 Salı
BIST100 / Borsa ne olacak?
5 Ekim 2010 Salı
O Tuşa Basan Tombul Parmak Hangi Parmak !
08 Mayıs 2010 tarihinde yayınlanmıştır.
Bildiğiniz üzere perşembe günü Dow Jones endeksi yarım saat içinde yüzde 9,2 gibi ciddi bir düşüş yaşadı. Özellikle P&G ve Accenture hisselerinin bir anda çakılması zaten “bir olay çıksa da yolumuzu bulsak” diye bekleyen traderların ekmeğine yağ sürmüş oldu. P&G hisseleri bir anda yüzde 37 düşerek 62 dolardan 40 dolara indi, ama 60.75 dolardan günü tamamladı. Accenture ise; 42 dolardan bir anda 1 sente indi ancak günü 41 dolardan kapadı. Maalesef ABD’de yaşamadığımız için olaya biraz uzak kalıyoruz. Piyasadaki düşüşün Türkiye saati ile akşam vakti olması olaya uzak kalmamızın bir başka etkeni. Gerçi o saatlerde herkes bir şeyler öğrenebilmek için birbirini arıyordu, nerden biliyorsun diye sormayın :=) Sonradan öğrendik ki parmağı baya şişman olan bir trader arkadaş M harfine basacakken B harfine basmışmış da milyonluk yerine milyarlık satış gerçekleştirmişmiş de zaten o anda Yunanistan’daki olayları büyük endişelerle canlı yayında izlemekte olan traderlar hep bir anda gaza gelmişmişler de satışa geçmişmişler. Zaten bilgisayar sistemlerinde de çok önceleri girdikleri fiyat düşüşlerine karşı zarar durdurma noktaları (stop loss) olan seviyeler geçilince serverlar da satışa başlamışmış, hatta biraz daha ileri giden haberlerde de bu otomatik satışları durdurmak için son anda serverların fişlerinin çekildiğini, citigrup’taki future işlemleri ve dolardan yen’e geçilmesi gibi bazı olayları da öğrenmiş olduk. Tüm bu olaylar neticesinde yarım saat içinde milyar dolarlık servet bir anda el değiştirmiş oldu.
Bu haberlere siz inandınız mı bilmiyorum ama ben inanmıyorum. Bu arada literatürümüze de “şişman parmak” olgusu yerleşmiş oldu, tuşa basan trader’a teşekkür ediyoruz.
Daha düne kadar mortgage krizinde basılan dolarların ABD’yi etkileyip etkilemeyeceği veya Goldman’daki şaibeli işlemler nedeniyle finansal sistemdeki denetim problemi tartışılırken, tam da piyasaların krizde kaybettiklerini büyük ölçüde geri aldığı bir dönemde, tesadüf eseri şimdiye kadar her nasılsa kimsenin fark etmediği bir olay Yunanistan’da aniden patlak verdi. Meğer Yunanistan o kadar borç batağındaymış ki Amerika’daki traderlara göre bir an önce konkordato ilan etmelilermiş, Avrupa Birliği çabuk önlem kararları alamamaktaymış, bu saatten sonra alsa da bir şey ifade etmeyecekmişmiş. Yakında sıra Portekiz’e ve İspanya’ya da gelecekmiş, hatta Japonya bile tehdit altındaymış. Geçtiğimiz haftadan beri bu kervana İtalya da katılmakta idi ancak son birkaç gündür hükümet yetkilileri olsun, derecelendirme kuruluşları olsun İtalya hakkında olumlu mesajlar vermekte ve borç krizinden uzak tutulmaya çalışılmakta. Magazini seven yurdum yayın organları olayları hikayeleştirerek o kadar güzel anlatıyor ki insanın birdaha dinleyesi okuyası geliyor.
Bu arada ABD’nin kriz ihraç politikasını görmezden gelmek mümkün değil, adamlar işi biliyorlar. Artık kriz Avrupa’nın krizi. Sırada Asya (özellikle ÇİN) ve Japonya var.
Cuma günü İMKB endeksi yüzde 5,52 düşerek günü 52.687’den kapattı. Yurdum insanı panikleme konusunda da ABD’li traderlar kadar başarılı. Ortada bizi bu derece etkileyecek bir olay olmamasına rağmen borsada ciddi düşüş yaşandı. Bu kadar düşüşün yaşanmasına rağmen piyasada para çıkışı yok, aksine para girişi olmuş. Yabancı yatırımcı oranında da ciddi bir değişim olmadığına göre bu işlemleri yerli yatırımcılarımız yapmış. Borsadaki düşüşün bir kısmını açıklamaya çalışırsak; Yunanistan’daki borç krizi ve diğer ülkelere sıçrama olasılığı haberleri en büyük etken. Malum Türkiye ihracatının çoğunluğunu Avrupa ülkerine yaptığından, bölgeyi etkisi altına alabilecek olası bir borç krizi, talepte daralmaya neden olacaktır, bu sebeple geleceği fiyatlayan İMKB’de düşüşlerin yaşanması oldukça doğal ancak ölçülü olması kaydıyla. İMKB’de yüzde 5,52’lik düşüşün bir başka nedeni ise, EURO’nun ABD doları karşısında devalüe olmasıdır. ABD’de satış dalgasından sonra EUR/USD paritesi 1,25 lere kadar inmiş, o sırada USD/TRY karşısında 1,62’lere fırlamıştı. Sabah açılışta USD/TRY 1,57 seviyelerindeydi, Allahtan bizim borsa o anda kapalıydı yoksa İMKB’deki düşüş çok daha fazla olabilirdi. Bu arada cuma günü VOB’ta İMKB 30 için uzun pozisyonu olanlar ciddi paralar kaybettiler. Bunu da ayrıca belirtmekte fayda var.
Bir parmak nelere kadir cuma günü herkes görmüş oldu, umuyorum başka parmaklar işin içine girmez de Avrupa’dan gelme ihtimali yüksek olumlu haberlerle piyasa tekrar zirveleri zorlamaya devam eder,
28 Eylül 2010 Salı
Manüpilasyon Nedir ?
20 Mart 2010 tarihinde yayınlanmıştır.
Bu yazımızda finansal piyasalarda manipülasyon nedir sorusuna cevap vermeye çalışacağız. Öncelikle bir konuya açıklık getirmekte fayda var; manipülasyon ile spekülasyon aynı şey değildir. Aradaki farkı daha iyi anlamanız için iki küçük ayrıntıyı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Finansal anlamda spekülasyon; belli beklentilerle işlem yapmaktır. Fakat bir ayrıntısı var…Örneğin bir arsa alırsınız ancak oradan yol geçeceğini önceden bir şekilde bilerek (öğrenerek) bu işlemi yaparsanız spekülasyon yapmış olursunuz. Kısaca halka açık olmayan bilgiler ışığında belli beklentilerle işlem yapmaktır. Spekülasyon borsaya derinlik-işlem hacmi kazandırır. SPK bu tür işlemleri suç saymamakta, Yani spekülasyon suç değildir, serbesttir.
Bu konuya açıklık getirdikten sonra asıl konumuz olan manipülasyon nedir sorusunu cevaplamaya başlayabiliriz.
Manipülasyon borsada kötü niyetle oynamaktır. Olmayan bir şeyi varmış gibi göstererek yanlış haberler ve söylentilerle gerçek olmayan işlemlerle rant elde etmeye çalışmaktır. Zaten İMKB derinliği olmayan bir piyasadır ve bu nedenle küçük montanlı işlemlerde dahi piyasadaki fiyatlar kolayca etkilenebilmekte, en küçük olaylarda bile anında reaksiyon gösterebilmektedir. (Eğer İMKB’ye uzun vadeli yatırım amaçlı girmeyi düşüyorsanız, sırf bu nedenden ötürü sadece İMKB30 hisselerine yatırım yapmanızı öneririm.) Manipülasyon yapmak suçtur ve kanunlarla desteklenmiştir.
SPK Kanununda manipülasyon aşağıdaki gibi tarif edilmektedir;
- Yapay olarak, sermaye piyasası araçlarının, arz ve talebini etkilemek aktif bir piyasanın varlığı izlenimini uyandırmak, fiyatları aynı sevide tutmak, arttırmak veya azaltmak amacıyla alım ve satımı yapan gerçek kişilerle tüzel kişilerin yetkilileri ve bunlarla birlikte hareket edenler.
- Sermaye piyasası araçlarının değerini etkileyebilecek, yalan, yanlış, yanıltıcı, mesnetsiz bilgi veren, haber yayan, yorum yapan ya da açıklamakla yükümlü oldukları bilgileri açıklamayan gerçek kişilerle, tüzel kişilerin yetkilileri ve bunlarla birlikte hareket edenler,
Bu arada manipülasyon yapanlara da manipülatör denmektedir. İnternette bu konuda küçük bir araştırma yaparsanız karşınıza birçok futbolcu ve sanatçı çıkabilmektedir:)
---- Yaşanmış bir olayla konuyu bitirirken, anlattıklarım ışığında aşağıdaki olayın "spekülasyon mu yoksa manipülasyon mu" olduğuna siz karar verin. Dikkat! Cevap "hiçbiri" de olabilir. Bunu size bırakıyorum.----
1 Temmuz 2009 tarihinde, daha önceden Vakıf Finansal Kiralama’nın 1 milyon hissesine (%4,10) sahip biri o gün, 2,54-2,96 TL fiyat aralığından 1 milyon 809 bin 88 adet alım, 2,58-2,74 TL fiyat aralığından ise 312 bin adet satış yapmıştır.
Bu işlemler sonucu bu kişi şirket sermayesindeki payını bir günde %10,10’a yükseltmiştir. (Anonim şirketin %10’una sahip olmak demek ciddi bir olaydır. Azınlık haklarını elde eden ortak şirketle ilgili birçok süreçte söz sahibi olma hakkını elde edebilmektedir. 1 günde yapılan bu işlem hisse fiyatında değişikliğe neden olabilmektedir.)
Bu kişi 2 Temmuz tarihinde ise (yani 1 gün sonra); 2,66-3,26 TL fiyat aralığından 4 milyon 246 bin 437 adet alış, 2,66-3,26 TL fiyat aralığından ise 6 milyon 770 bin adet satış işlemi gerçekleştirerek şirketteki payını sıfırlamıştır.
1 Temmuz'daki işlemlerinde 4 milyon 975 bin liralık alım, 830 bin liralık satış yapan bu kişi, 2 Temmuz'da ise 12 milyon 569 bin lira maliyetle alım, 20 milyon 40 bin liralık da satış gerçekleştirmiştir. Alımlarının maliyeti 17 milyon 544 bin lira olurken, satışların tutarı ise 20 milyon 870 bin lira olmuştur. Böylece, bu kişi bir günde yüzde 10,1'ine sahip olup, bir gün sonra payını sıfırladığı Vakıf Finansal Kiralama'daki işlemlerinden 3.3 milyon lira civarında bir kâr elde etmiştir.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda, tamamen yasalara uygun olarak yapılan bu işlemlerden daha önce sahip olduğu 1 milyon adet civarındaki hissenin de maliyeti düşüldüğünde kâr rakamı yaklaşık 2 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. O dönemlerde sermayesinin yüzde 58,71'i Vakıfbank'a, yüzde 15,65'i Güneş Sigorta'ya ait olan Vakıf Finansal Kiralama, sermayesini yüzde 25 bedelsiz artırarak 25 milyon liraya çıkarmıştı. Vakıf Finansal Kiralama'da 17 Haziran'da 1.69 TL olan hisse fiyatı 1 Temmuz'da 2.96 TL'ye ulaşmış, bu dönemdeki yükseliş yüzde 75'e ulaşırken, hisse 29 Haziran-1 Temmuz arasındaki üç işlem gününde ise yüzde 33 yükselmişti.
Mart sonu itibari ile aktif büyüklüğü 276.3 milyon TL olan Vakıf Finansal Kiralama'nın net kârı 1.7 milyon TL olmuştur. Bu işlemi yapan kişinin ise, hisseden sağladığı kâr, şirketin üç aylık kârından fazla olmuştur.
Manipülasyon nedir sorusuna cevap vermeye çalıştık, umarız herkes için faydalı olur.
.